Posted on: Şubat 7, 2022 Posted by: admin Comments: 0

Uçaklarda, acil durumlarda kullanılmak üzere acil çıkış kapıları bulunur. Acil çıkış, kabin tahliyesinin en makul sürede gerçekleşmesine imkân sağlaması amacıyla bir uçağın “çıkış noktası” olarak kullanılan kapı, pencere çıkışı veya diğer çıkış tipleri olarak tanımlanmaktadır. Acil çıkış koltukları ise, bu çıkışa doğrudan erişimi olan her bir koltuğu kapsamaktadır. Acil çıkışa erişimi olan koltuklar diğer koltuklara göre daha geniş diz aralığına dolayısıyla da daha yüksek bir konfora sahiptir. Bunun nedeni ise tabii olarak yolcuların acil bir durumda çıkışa erişmelerini kolaylaştırmaktır. Ekonomi sınıfında koltuk aralık boyutları genellikle 78 cm civarında iken, acil çıkış koltuklarının sağladığı bu ek alan tek koridorlu uçaklarda 5-10 cm, geniş gövdeli uçaklarda ise 40 cm civarındadır. 

Acil çıkış kapısına erişim olan koltuklara ise sadece belli şartları yerine getiren yolcular oturabilir. Bu konuda sivil havacılık müdürlükleri bu koltuklarda oturabilmek için gerekli nitelikleri çeşitli düzenlemeler yaparak belirlemektedir. T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı 51859319-010.06.02/E.2162 sayılı Genelge’ye (“Genelge”) göre havayolu işleticisi; acil çıkış koltuklarının uçuşun kritik safhalarında boş bırakılmamasına yönelik gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, bu koltuklara oturmalarına müsaade edilecek yolculara acil çıkışın yeri, kullanımı gibi konuları içeren bir bilgilendirme yapmak zorundadır. 

İşletici aynı zamanda tahliye esnasında diğer yolcuların hızlı geçişine engel olabilecekleri ya da kabin ekibinin mevcut görevlerini etkin bir şekilde yerine getirmesini aksatabilecekleri göz önünde bulundurulur ise bazı kategorideki yolcuların acil çıkış koltuklarına oturmalarına hiçbir şekilde müsaade etmemekle de yükümlüdür.

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) yayımladığı 10 madde şöyle;

  •  Hızlı hareket etmeleri istendiğinde bunu yerine getiremeyecek durumdaki hareket kısıtlaması olanlar,
  •  Zihinsel veya fiziksel engelliler,
  •  Verilecek yazılı ya da sözlü talimatları algılayamayacak şekilde görme veya duyma engelli olanlar,
  •  Yaşlılık veya hastalık gibi nedenlerle hızlı hareket etmede güçlük çekenler,
  •  Hızlı hareket etmede ya da acil çıkışa ulaşmada veya acil çıkıştan geçişte zorluk çekecek aşırı kilolu olanlar,
  •  Bir yetişkin tarafından refakat edilsin veya edilmesin bebekler ve çocuklar
  •  Sınırdışı edilmiş, kabul edilemez ve tutuklu yolcular,
  •  Rehber köpeği veya evcil hayvan eşliğinde seyahat edenler,
  •  Çıkışın açılmasını engelleyecek biçimde bir başka kimseden sorumlu olanlar,
  •  2. maddede yer alan görev ve sorumlulukları yerine getireceğini kabul etmeyen/etmeyecek yolcular.

SHGM, bu maddeler içerisinde olan yolcuların acil çıkış kapısında oturmasına “hiçbir şekilde müsaade edilmemesini” belirtiyor.

Genelge aynı zamanda işleticinin “check-in’’ işlemleri sürecinde de gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamakla yükümlü olduğunu belirtmekte, bu tedbirlere rağmen anılan kategorilerdeki yolcuların varlığı halinde, kabin ekibi tarafından bu koltuklara uygun yolcu oturumu sağlanması gerektiğini belirtmektedir.

Aksi halde işletmeci, 2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu (“TSHK”) ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Tarafından Verilecek İdari Para Cezaları Hakkında Yönetmelik (“SHY-İPC”) hükümlerine göre olan idari para cezaları ile karşı karşıya kalacaktır.

Acil çıkış kapısına erişimi olan koltuklarda seyahat eden yolcuların temel görevi ise beklenmedik bir tahliye durumunda acil çıkış kapısını açmaya ve acil tahliyeye “olabildiği kadar” yardımcı olmaktır. Yapılan bu tahliyenin 90 sn içerisinde gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Bu amaçla 90 sn içerisinde kabin memurları tarafından uçağın kapıları açılırken acil çıkış kapılarına erişimi olan yolcular tarafından ise bu kapıların açılması beklenmektedir. Dolayısıyla bu koltuklarda oturan yolcuların da belli bazı konularda bilgilendirilmesi gerekmektedir ki bunu da kabin memuru Genelgeye uygun olarak yerine getirmektedir. Bu konu tamamen yolcu ve kabin memuru arasında cereyan eden bir ilişkidir. 

Kabin ekibi tarafından bu koltuklarda oturan yolculara aşağıdaki maddeler anlatılacak;

  •  Acil çıkış yerinin bilinmesi,
  •  Acil çıkışın kullanımı için talimatların anlaşılması,
  •  Acil çıkışın kullanımı,
  •  Tehlike için dış şartların değerlendirilmesi,
  •  Ekip üyesince verilen tüm yönlendirmelerin takibi,
  •  Acil çıkış kapılarının/pencerelerinin kullanımını engellemeyecek biçimde yerleştirilmesi ya da emniyete alınması,
  •  Uygulanabilir durumlarda tahliye kaydırağının durumunun değerlendirilmesi, gerektiğinde kaydırağın şişirilmesi (manuel şişirme kolunun kullanımı vb.),
  •  Süratle acil çıkışlara geçilmesi,
  •  Uygulanabilir durumlarda kaydıraktan inen kimselere yardım etmek için kaydırağın açılmasından sonra dengede tutulması,
  •  Tahliye sonrası yolcular için emniyetli bir yolun seçilmesi ve izlenmesi.

Genelgeye uygun nitelikte ve bilgilendirilmiş bir yolcunun varlığı halinde yolcu ve taşıyıcı arasında bir taşıma sözleşmesi bulunmaktadır. Bu sözleşmeden dolayı yolcunun borcundan bahsedecek olursak; havayolu yolculuğunda acil çıkış koltuğunda oturan yolcu, steward veya hostesin “Acil çıkış kurallarını anladınız mı?”, “Olası olumsuz bir senaryoda yolcuları tahliye edebilecek misiniz?” ve benzeri bir sorusuna olumlu cevap verdiği andan itibaren acil çıkış koltuğu kapsamında kalan iş görme borcunu üstlenmektedir. Ayrıca, uçuş başlamadan önce yolcunun bu sorumluluktan kaçınmayı talep edebilmesi mümkündür. Kendisine sorumlulukları anlatılan yolcu, bu borcu üstlenmek istemediğini belirttiği takdirde uçak mürettebatı acil çıkış koltuğunda oturmanın hukuki yükümlülüklerini kabul eden bir başka yolcu ile bu kişinin yerini değiştirebilmektedir.

Acil çıkış koltuğunda oturan yolcunun üstlendiği iş görme borcu, TBK m. 502-514 maddeleri kapsamındaki vekâlet sözleşmesinin kapsamına daha yakın gözükmektedir. Nitekim şekil şartına tabi olmayan vekâlet sözleşmesinin yapısal unsurları bir işin görülmesi; iş görmenin bağımsızlığı, başkası menfaatine hareket etme; güven ilişkisi ve istenildiği takdirde fesih hakkı; ücretin zorunlu bir unsur olmaması olarak sayılabilir. Yolcunun acil çıkış koltuğunda oturmasının, onun olası olumsuz bir durumda uçakta bulunan diğer yolcuları “kesin” surette tahliye edebilecek imkânları sağlayabileceği gibi bir anlama gelmemektedir. Dolayısıyla yolcunun havayolu şirketine karşı başarılı bir sonuç taahhüdü bulunmamaktadır. Fakat acil çıkış yolcusunun bu gibi durumlarda basiretli bir vekilin göstermesi gereken bütün özeni göstermesi gerekmektedir. Yani sonuç olarak bu acil çıkış kapısına erişimi olan yolcunun hukuki sorumluluğu vekalet sözleşmesinden ileri gelmektedir. 

Peki ya acil çıkış koltuğuna erişimi olan yolcunun cezai bir sorumluluğu bulunmakta mıdır? Bu konuda özellikle ihmal suretiyle icrai hareket gündeme gelebilir. İhmal suretiyle icrai suçlarında belli bir neticenin gerçekleşmesini önlemek hususunda özel bir yükümlülük altında bulunan fail, bu neticenin gerçekleşmesine kendisi neden olmasa bile, oluşumunu engellemediği için ihmali davranışıyla suç işlemiş kabul edilir.

İhmali suçlardan bahsedebilmek için bulunması gereken koşullar ise şunlardır:

  • Emredilen hareketin yapılmaması yani ihmali hareketin varlığı
  • Neticenin meydana gelmesi
  • Neticenin objektif isnadiyeti
  • Neticeyi önleme yükümlülüğünün bulunması yani garantörlük 

şartlarının gerçekleşmesi gerekmektedir ve aynı zamanda norma uygun davranışın beklenebilirliği aranmaktadır. 

Yolcu, acil çıkış koltuğunun sorumluluğunu kabul ettikten sonra olası bir olumsuz senaryoda sorumluluğun gereklerini yerine getirmediği, örneğin acil çıkış kapısını açmak için hiçbir çaba sarf etmediği takdirde yukarıdaki şartların oluşacağı görülmektedir. Yolcunun ihmali hareketi sonucu diğer yolcuların hayatlarını kaybetmesi veya yaralanmaları durumunda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) “Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” başlıklı 83. ve “Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi” başlıklı 88. maddelerinin uygulama alanı bulması dahi söz konusu olabilir.

KAYNAKÇA

https://blog.lexpera.com.tr/acil-cikis-yolcusunun-hukuki-sorumlulugu/

https://lawtudent.com/makale/acil-cikis-yolcusunun-cezai-sorumlulugu

https://www.hurriyet.com.tr/seyahat/o-koltuga-herkes-oturamiyor-40398069

KOCA/ÜZÜLMEZ, Ceza Hukuku Genel Hükümler, 13.Baskı, Ankara 2020. (s: 397-416)

Vildan Orhan
Vildan Orhan

Merhaba, ben Vildan Orhan.  12 Ocak 2001 Elazığ doğumluyum. Ankara’da yaşıyorum. Lise öğrenimimi Final Temel Lisesinde tamamladım. Şu an Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinde lisans öğrenimimi sürdürüyorum. Okumayı, dinlemeyi, izlemeyi, konuşmayı ve yazmayı seviyorum. Elimden geldiğince ilgimi çeken konularda fikirlerimi ve bilgilerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Yazılarımdan keyif almanız dileğiyle.

Leave a Comment